Tekvando sporunda 7. dan siyah kuşak sahibi ve aynı zamanda hakem öğretmeni olan Bozkurt, ne bir imamla ne de yapılan suçlamalarla ilgisi olduğunu belirterek başından geçenleri şöyle anlattı:
“İlk kez 2010 yılında Alman savcılığından bir mektup geldi. Burada kaçak imam çalıştırdığım ve vergisini vermediğim gerekçesiyle suçlamalar yöneltildi. Neye uğradığımı şaşırdım. Ben cami hocası değilim, benim camim de yok. Sonuçta sadece sporcuyum ve tekvando hakem hocasıyım. Avukat tutup duruma itiraz ettim. Savcılık dosyayı inceleyip bir karışıklık olmuş diyerek bana bir mektup göndererek özür diledi. Aradan iki yıl geçti ve yine benzer suçlamalarla savcılıktan yeni bir kağıt geldi. Ben de yine itiraz ettim ve eski özür mektubunu gönderdim, bunun üzerine yine benden özür dileyerek konuyu kapattılar. Ne var ki en son yine savcılıktan bir mektup geldi, yine benzer suçlamalar var ve bu sefer bana 9,5 milyon Euro'luk dava açmışlar. Şaşırıp kaldım. Biriyle isim benzerliğim mi var yoksa başka bir şey mi, bu olanlara anlam veremiyorum, açıkçası psikolojim de bozuldu.”
Suçlamanın miktarının çok yüksek olmasından dolayı kendisini savunacak avukatların bu miktarın yüzde birini istediklerini, yaklaşık 100 bin Euro'nun da kendisine ağır geldiği için avukat bulmakta zorlandığını belirten Bozkurt, “Köln konsolosluğundan yardım istedim, dokümanları istediler verdim ama yanıt alamadım. Alman televizyonlarını aradım, ilgilenmediler. Tanıdık bir avukat buldum ve duruma yine itiraz ettim. Şimdi ben bu davayı kazansam bile ileride yine bana böyle suçlamaların yapılıp yapılmayacağını bilmiyorum. Psikolojim bozuldu ve tedavi olmaya başladım. Yetkililerden bana yardımcı olmalarını istiyorum.Elim kolum bağlı ne yapacağımı bilmiyorum” dedi. KAYNAK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder